Menu 0

    Taşın boyanmasıydı âdet olan, sıra boyamalara geldi. Yontucunun, kullandığı boyalara güveni
    sonsuzdu. Asırlarca dayanacaklarını, solmayacaklarını, bambaşka renklere
    dönüşmeyeceklerini biliyordu. Kimi bir deniz kabuğunun, kimi bir çömlek parçasının içinde
    karıştırdı renkleri. İstese, sonsuz sayıda renk elde edebilirdi. İstemedi. Kimi iç açıcı, kimi kasvet
    verici, ama hepsi de canlı ve kalıcı renklerle yetindi. Gözlerini karla hiç ovmamış kadınların
    ülkesinde buz mavisi, yağmur grisi gibi, kar beyazının da olmazdı elbet ama renklerin en zor
    olanı, kendisinden başka bütün renkleri yutanı, renksizlik kılanı, göz yakıcı çiğ beyaz bile onun
    duvar resimlerinde yumuşadı, uysallaştı. Hacmini buldu, boyun eğdi, renklerden bir renk oldu.
    En çok da bir yıldız ırmağının üzerinde akan lâcivert gökyüzünün altında güzel durdu. Çünkü
    kraliçe her defasında yıldızlı gök altında beyaz bir elbise giyiyor oluyordu.
    Yontucu her şeyi üstün bir gerçekçilik duygusuyla tamamladı. Tasvirleri arasında bu
    gerçekçilikle bağdaşmayan tek sahne, lâcivert ırmağın burgaçlı dalgaları arasına saldığı,
    batacağı ya da yol alacağı zamanın tek anlık aynasından belli olmayan taş geminin üzerine kaldı. Onun da tek yolcusu vardı.

    Devamı
    Format :Kitap
    Barkod :9786050832938
    Yayın Tarihi :2020-03-20
    Yayın Dili :Türkçe
    Orjinal Adı :Cam Irmağı Taş Gemi
    Baskı Sayısı :1.Baskı
    Sayfa Sayısı :248
    Kapak :Karton
    Kağıt :2.Hamur
    Boyut :135 X 210
    Emeği Geçenler :
    Yazar   : Nazan Bekiroğlu
    Yazarın Diğer Eserleri
    İlgili Eserler