Menu 0
    Anasayfa Arama sonuçları
    Sonucu Daralt
    Sadece stokta olanlar : 
    Toplam 23 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
    İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ile İSAV müştereken 11-12 Aralık 2021 tarihlerinde “Endülüs İlim Havzasında İslâm Düşüncesinin Öncü Şahsiyetleri” konulu ihtisas toplantısını gerçekleştirmiştir Bu toplantıda “Endülüs’ün İlmî Tarihine Bakış; Endülüs’te Felsefe: Teşekkül, Gelişim ve Temsilciler; Endülüs’te Öncü Bir Filozof Olarak İbn Rüşd; Endülüs’te Kelam: Teşekkül, Gelişim ve Temsilciler; Endülüs’te Öncü Bir Filozof Olarak İbn Hazm; Endülüs’te Tasavvuf: Teşekkül, Gelişim ve Temsilciler; En
    Tükendi
    İslam'ın ahlak bakımından gayesi, ahlak problemlerine dair sıradan bir nazariye ortaya koymak ve meraklı zihinleri tahmin etmek için kuru tartışmalara girişmek, kısaca, gerçek hayattan kopuk bir ahlak felsefesi yapmak değildir. İslam alemi bakımdan insanların ahlak alanındaki ihtiyaçlarına cevap vermek; zaman içinde onları bu alandaki kusurlarını şuuruna vardırmak ve bu kusurları gidermelerine imkan hazırlamak, kısaca, ahlaki prensiplerinin en iyi ve en güvenilir şekilde hayata initalini sağlamak ister.
    Tükendi
    Kardeşlerim, niyetleri düzeltmeye yönelin. Amacımız Hakkın yanında istikamet olsun. Selef işte bununla yükseldi ve mutlu oldular. Bugün insanların içinde bulunduğu hallerden sakının. Bir ilim adamı örnekliğinde, modern zamanların üstün imkanlarına sahip ilim yolcularını hayrete düşürecek bir performansın sahibi olan İbnül Cevzi, bereket kavramını kendi şahsında temsil edebilen örnek şahsiyetlerdendir. Hayatının ileri yaşlarında kaleme aldığı Saydul Hatr isimli eserinden 130 başlığın tercüme edilmesi ile el
    Tükendi
    "Kılıcı enseme dayasanız, ben de Rasulullah'tan duyduğum bir hadisi, başım kesilinceye kadar tebliğe vakit bulacağımı bilsem, o sözü elbette size yetiştirirdim." -Ebu Zerr (r.a.)-
    Tükendi
    Dinimiz bize en büyük ikramı yapmak istiyor; bizi cennetle yüzleştirecek. Dinimizden nimetlerin en büyüğünü alacağız. Bizim de ona vermemiz gerekir.Dinimiz için çalışmamız, cihad etmemiz kadar tabii ne olabilir? Dinimiz için çalışmayı, hayır işi olarak da göremeyiz. Mesai fazlasından artırarak yaptığımız işlerden çok, canımızdan, malımızdan artırarak dinimize hizmet etmek isteriz.Dinimiz buna ve daha fazlasına layıktır. Ancak verirken zarar değil, destek vermek gerekir. Bir araya gelmemiz şart. Beraberliği
    Tükendi
    Günümüz Müslümanları ve özellikle de Türkiye Müslümanları, namazın önemini ve güzelliklerini yeterince bilmediği gibi onun olmazsa olmaz bir ibadet olduğunun da bilincinde değiller. İnanıyoruz ki, Müslümanları, namazın diğer ibadetler dahil olmak üzere üzerlerine düşen tüm İslami vecibelerin uygulanmasına da zemin hazırlayarak din binasını bir bütün halinde inşa eden ve hayatın tüm alanlarını kuşatarak muazzam bir umrana/medeniyete vücut veren mucizevi dönüştürücü özelliğini keşfedip dosdoğru namazlar kılma
    Tükendi
    İstediğini vermediğiniz zaman size kızan ve darılan kişi sizin gerçek arkadaşınız değildir. (Ahmed bin Hanbel) Mevlâna ile bir talebesi, arkadaşlğın konu edildiği bir sohbetten çıkmışlardı. Yolda yürürlerken iki köpek gördüler. Köpekler neşeli neşeli oynuyorlardı. Mevlânanın talebesi biraz önceki sohbetin de tesiriyle, -Efendim, dedi, şunlara bakın, ne güzel bir arkadaşlık örneği! Mevlâna hafifçe gülümsedi, -Evlat, dedi, sen onların arasına bir kemik atıve de, o zaman gör bakalım onların arkadaşlıklarını! İ
    Tükendi
    İstediğini vermediğiniz zaman size kızan ve darılan kişi sizin gerçek arkadaşınız değildir. (Ahmed bin Hanbel) Mevlâna ile bir talebesi, arkadaşlğın konu edildiği bir sohbetten çıkmışlardı. Yolda yürürlerken iki köpek gördüler. Köpekler neşeli neşeli oynuyorlardı. Mevlânanın talebesi biraz önceki sohbetin de tesiriyle, -Efendim, dedi, şunlara bakın, ne güzel bir arkadaşlık örneği! Mevlâna hafifçe gülümsedi, -Evlat, dedi, sen onların arasına bir kemik atıve de, o zaman gör bakalım onların arkadaşlıklarını! İ
    Tükendi
    Kişinin ve toplumun İslamlaşmasını biz sadece ferdi ve vicdani bir hadise olarak anlamıyoruz. İslamlaşmayı ferdi ve vicdani bir olay, bir hadise olarak anlamak da İslam’a aykırıdır ve Müslümanların anlayışına terstir. İslam ferdi ve vicdani bir hadise değildir; yani insan yalnızca kalbiyle, vicdanında Müslüman olmaz.
    Tükendi
    İslam dünyasında dini alana yönelik yenilenme projeleriyle özdeşleşen ve modern islam düşüncesinin vizyonunu meydana getiren ulema ekseriyetle tecdid düşüncelerini fıkıh, kelam ve tasavvuf üzerinden değil Kuran tefsiriyle somutlaştırmışlardır. Bu çalışma 19 ve 20. yüzyılda İslam coğrafyasının farklı bölgelerinde sürdürülen yoğun tefsir(tecdid) faaliyetlerinden birer örnek içermektedir. Söz konusu kimselere, Hindistandan Sir Seyyid Ahmed Han, Mısırdan Muhammed Abduh, Muhammed Hamdi Yazır ve Pakistandan Emin
    Tükendi
    Ey Nefsim! Oruçluyken sadece miden değil, diğer azaların da oruç tutacak, oruç seni adam edecekti. Böyle bir oruç hiç aklına geldi mi? Ya da oruçluya verilecek nice büyük ikramlar var, merak edip araştırdın mı? Onlara kavuşmak için bir hazırlığın oldu mu? Ey Nefsim! Söyle bana bu Ramazan senin için ne anlam ifade ediyor? Sen bu yıl nasıl bir Ramazan hedefliyorsun, neler yapacaksın? diye nefsime sordum. Baktım ki bir hazırlığı yok. Ona cevap aradım. Ben nefsime sordum ve ona cevap aradım. Sen de kendine
    Tükendi
    Tam bir asırdır din düşmanı münafık ve mülhidlerin ifsadına karşı kale gibi duran Risale-i Nur, intikam maksadıyla gizli bir komitenin insafsız hücûmuna maruz kalır. Nur Külliyatını tahrif esnasında hızlarını alamayan muharrifler; Kadîr-i zu'l-Celâl'in hadsiz ve nihâyetsiz kudretini tahdîd; Hayy-u Kayyûm olan Allah'ın Beka sıfatını tekzîb, meleklerin vücudu, kabir, haşir, hesab, Sırat, Cennet ve Cehennem'i cümleten ve tafsîlen inkâr eder. İFSADIN İÇ YÜZÜ kitabı, îmân hakikatlerine uzanan ellerin iyi niyet
    Tükendi
    Avrupalılar daima kötülüğün kaynağını araştırmış. Halbuki İslamiyet, her asırda ve her yerde üstün insanlar yetiştirmiş... Bir insan, hangi dinden, hangi ırktan, hangi ülkeden olursa olsun, İslam presnsipleriyle üstün olmuş ve olacak da... Pek çok kimse bu sırrı bilmeden kendini kurtarmış. Fakat iyiliğin kaynağını araştırdığımızda İslamiyet`le yüzyüze gelir, üstün olmanın da ibadet olduğunu bir daha anlarız: "İnanıyorsanız üstünsünüz!" Bu eser, kitapla hayatı, nazariyeyle uygulamayı bütünleştirdi.
    Tükendi
    İslam dünyasının dünya siyaset sahnesindeki yerini tüm şeffaflığıyla gözler önüne seren bu eser, İslam ülkelerinin geçmişten bugüne değişen konumunu, içeriden bir bakışla okuyucularına sunuyor. Sürecin içinden biri olarak Ekmeleddin İhsanoğlu, İslam dünyasının geçmişinden çileler hatırlandığında aydınlatıcı olacak bir hikaye ile hem hafızaları tazeliyor hem de bir projeksiyon tutuyor.
    Tükendi
    Hayatı Güzelleştiren Görgü Kuralları.
    Tükendi
    Bu kitap, 18 Ekim 1976 - 3 Ağustos 1978 tarihleri arasında Diriliş Pazartesi-Perşembe Günlüğü'nde Diriliş Muştusu başlığıyla ve yazarın imzasıyla yayınlanan yazılar ile Ekim 1979 - Eylül 1980 tarihleri arasında aylık Diriliş Dergisi'nde çıkan başyazılardan oluşmuştur.
    Tükendi
    Büyük İslam âlimi Ömer Nasuhi Bilmen ilmi, mütevazı yaşamı ve samimiyetiyle herkesin sevgi ve saygısını kazanmış, dinî konularda güven kaynağı olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Beşinci Diyanet İşleri Başkanlığını da yapan Bilmen’in ilmî otoritesi herkes tarafından kabul edilmektedir. Yüksek İslam Ahlâkı sadeleştirilmiş dili ile anlaşılması kolay, herkesin istifade edebileceği bir el kitabı niteliğindedir. “İslam bir ahlâk, fazilet ve hikmet dinidir. Öyle ki Peygamber Efendimiz “Sizin imanca en
    Tükendi
    İnsanoğlunun hayatı, dünya ve âhiret olmak üzere iki safhayı kapsar. Önce yaşanan dünya hayatı geçici, sonra gelen âhiret hayatı ise ebedîdir. Bu sebeple ölüm, gerçekte bir son değil, dünya hayatından âhiret hayatına bir geçiştir. Orada elde edilecek her şey dünyada yapılanların karşılığıdır. Bu sebeple hayatın bu ilk safhasında dünya-âhiret dengesini kuramayanlar ziyandadırlar.
    Tükendi
    Bu kitap Osmanlı devletinin son döneminde doğup yetişen ve cumhuriyetin aydınları arasında yer alan altı şahsın İslam dini ile onun öğretilerini yorumlayıp değerlendirmeleri üzerine yapılmış bir doktora çalışmasıdır. Belirtmek gerekir ki bu aydınlar yetişme biçimleri, bulundukları dönem, yaşadıkları siyasi ve sosyal değişimler açısından büyük önem taşımaktadır. Onların din ve toplum hakkındaki düşüncelerini ve bu düşüncelerin alt yapısını hazırlayan psikolojilerini tespit etmek bugünü anlamamız için bize ya
    Tükendi
    Sadece stokta olanlar : 
    Toplam 23 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1